BU BİR HAK GASPIDIR

    BU BİR HAK GASPIDIR

    Gümülcine, 10.11.2021

    YORUM

    Azınlık eğitimi ve okulları ile ilgili yöneticilerin aldığı kararlar ne yazık ki, zamana, kişiye ve siyasi konjonktüre göre değişkenlik gösteriyor. Artık bunu anlamlandırmakta güçlük çekiyoruz. Azınlık eğitimi üzerinde azınlığın görüşü alınmadan tek taraflı çıkartılan yasa ve genelgelerde azınlık eğitiminin özerk yapısı alınacak karara göre istenirse hatırlanıyor, istenmediği takdirde dikkate bile alınmıyor.

    Kısa bir zaman önce eski Dışişleri Bakanı Yorgos Katrungalos Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği’ni ziyaret etti. Kendisine bu ziyarette eşlik edenler arasında Rodop SİRİZA Milletvekili Takis Haritu’nun eşi ve son yerel seçimlerde partinin desteğiyle Gümülcine Belediyesi başkan adayı olarak yarışan Eleni Lafçi de bulunuyordu. Sayın Lafçi görüşmede azınlık eğitimi ile ilgili kısa bir analiz yaptıktan sonra özetle “azınlık okulu iyi eğitim veremiyor, kapatalım ve azınlık öğrencileri de devlet okuluna gitsin” önerisini ortaya koymuş. “Bu talebin bizden değil, sizden gelmesi gerekiyor” diye de eklemiş. Yani azınlık okullarının işe yaramadığını ve bu okulların artık kapatılması gerektiğini azınlık olarak siz söylemelisiniz demeye getirmiş. Oysa aday olduğunda azınlığa çok sıcak mesajlar verdiği ve şiddetle ‘diyaloğu’ savunduğu hepimizin malumudur. O zaman neden bu düşüncelerini azınlık kurum ve mensuplarından destek talebinde bulunurken dile getirmemiş? Bizlerin varlık sebebi olan okullarımızın geleceği ile ilgili bu kadar hoyratça bir beyanda bulunmasının altında yatan sebep ne ola ki? Demek ki siyasi konjonktürde bir değişiklik söz konusu…

    Yine yakın bir tarihte çıkartılan yasaya göre devlet okullarına getirilen bazı imkânlar azınlık okullarından esirgendi. Düzenlemeye göre azınlık okullarının başka kurumlar ve dernekler ile işbirliği yapması yasaklanmakta, azınlık okullarının bağışlar veya hibe yoluyla gelir elde etmeleri engellenmekte, kapatılmış olan azınlık okullarının binalarına belediye meclis üyeleri kararıyla kullanım yasağı getirilmesinin önü açılmakta ki böylece bu binalarda azınlık eğitimi kapsamında herhangi bir faaliyet yapılması engellenmektedir. Bu düzenlemeler ile anayasanın kanun önünde eşitlik ilkesi açıkça ihlal edildiği gibi, söz konusu düzenlemeler ile okullarımızın sosyal gelişimine büyük darbe indirilmektedir. Böyle durumlarda Lozan’a göre okullarımızın özel ve özerk yapısı akıllara gelmekte. Ancak kapatılma söz konusu olduğunda veya gerekli çocuk bulunduğunda eğitimi geçici olarak askıya alınmış okulu tekrar faaliyete geçirmek gerektiğinde, Lozan’daki eğitim haklarını kimse dikkate almamakta. Artık aklımızla dalga geçilmesini içimize sindiremediğimizi herkes bilsin. Bu riyakâr tutum ve anlayışa ivedilikle bir son verilsin.

    Egemen kültür içerisinde kendi kültürünü yaşatmaya ve genç nesillere taşımaya çalışan azınlıklar için okullarının özerk yapısı kıymetlidir. Okullarımızı kurmakta, yönetmekte ve denetlemekte özgür olmamız gerekirken, bugün gelinen noktada mevcut okullarımızı yaşatmak için çırpınıyoruz. Bu özerk eğitim içerisinde kültürümüzü yaşatmak adına çocuklarımıza öğreteceğimiz dil ve din bilgileri hayati öneme haizdir. Bu sebeple Doğu Makedonya Trakya Eğitim Müdürlüğü’nün, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlık okullarında, azınlık çocuklarının hakkı olan Cuma günleri Cuma namazına gitme konusunda almış olduğu karar bir hak gaspıdır, bizler tarafından kabul edilemez.

    Azınlık ilkokullarında yıllardır herhangi bir sorun yaşanmadan uygulanan sistemin durduk yerde değiştirilmek istenmesini anlamlandırmak geçekten güç. Cuma namazına gitmeyi adeta izne tabi tutmak, velileri bir tercihe zorlamak ve öğrenciler arasında ders bakımından eşitsizlik yaratan bir uygulamayı, iyi bir uygulama olarak sunmak, iyi niyetten uzak bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum. Ayrıca bu uygulamanın hedefinde mütedeyyin velilerle seküler yaşam felsefesine sahip veliler arasında bir anlaşmazlık yaratarak, azınlık okullarından devlet okullarına öğrenci devşirmek olmasın! Geçmişte yaşadığımız cumacı- pazarcı çatışmasına benzer bir durumla karşı karşıya kalmamak için herkesin çok duyarlı ve uyanık olması gerekir. Hangi dünya görüşüne sahip olursak olalım bu tuzağa düşmemek gerekir. Bu olaya bir hak gaspı olarak bakmalı ve Encümenler Birliği’nin aldığı ve alacağı tüm kararları sonuna kadar desteklemeliyiz. Başarı ancak topluca verilecek mücadeleyle gelir.

    Bölge Eğitim Müdürlüğünce Azınlık Okullarına gönderilen genelge hakikaten Din ve Vicdan Özgürlüğünü kısıtlayan, haksız okul kapatmalarından sonra azınlığa Lozan’da tanınan eğitim özgürlüğüne vurulmuş başka bir darbe ve hak gaspıdır. Toplumumuzun huzuru için bu yanlışlıktan ivedilikle dönülmesi ve Rodop ile Evros illerindeki azınlık ilkokullarında yıllardır herhangi bir sorun yaşanmadan uygulanan sistemin, tüm azınlık ilkokullarında uygulanması elzemdir.

    Aydın AHMET

    BTTÖB Başkanı

    ©2017 Burasi Batı Trakya. Tüm Hakları Saklıdır.

    Please publish modules in offcanvas position.