Kozlardere’de gelenek devam etti

    Previous Next

    Kozlardere’de gelenek devam etti

    Rodop ili Yassıköy Belediyesi’ne bağlı Kozlardere köyünde düzenlenen geleneksel Kurban Mevlidi (Küplü Kurbanı) bu yıl 1 Temmuz Pazar günü gerçekleştirildi.

    Kozlardere köyü halkı tarafından düzenlenen geleneksel Küplü Kurbanı’na köy halkının yanı sıra çok sayıda soydaş katıldı.

    Etkinlik, din görevlileri tarafından Mevlid-i Şerif ve ilahiler okunmasıyla başladı. Mevlid-i Şerif’in duasını Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif yaptı.

    Etkinlik sırasında müftü İbrahim Şerif günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Bu etkinliğin gerçekleşmesinde maddi ve manevi destek sağlayan başta tüm Kozlardere köyü halkına teşekkür etti. Şerif konuşmasında, “Bizlere bu güzel günü yaşatan ve bizlere manevi ikramda bulunan Kozlardere köyü halkına teşekkür ediyorum, Allah cümlemize gelecek yıllarda da burada buluşmayı ve bu etkinliğin devam etmesini bizlere nasip etsin” ifadelerine yer verdi. Son olarak ‘Mahya’ kelimesi hakkında bilgi veren müftü Şerif, bu kelimenin Arapça kökenli bir kelime olduğunu belirterek anlamının yaşamak, yaşatmak, devam etmek, geçmişte varolanı geleceğe aktarmak manalarına geldiğini söyledi.

    Etkinliğe Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Rodop Milletvekili İlhan Ahmet, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş ve DEB Partisi Yönetim Kurulu Üyesi Metin Hacıosman, BAKEŞ Başkanı Ahmet Hacıosman, Trakya Tütüncüler Kooperatifi Başkanı Hüseyin Esat, Doğu Makedonya Trakya Eyalet Meclis Üyesi Önder Mümin, Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Başkanı Sadık Sadık, Celal Bayar Azınlık Lisesi Encümen Heyeti Başkanı Ahmet Arif ve Rodop-Meriç İlleri SÖPA Mezunu Öğretmenler Derneği yöneticisi İdris Hasan, yerel yöneticiler ve çok sayıda soydaş katıldı.

    Geleneksel Kozlardere “Küplü Kurbanı”na katılan soydaşlara köy halkı tarafından etli pilav ve ayran ikram edildi.

    KÜPLÜ KURBANI EFSANESİ

    Yıllardır bu şirin köyünde bir gelenek hiç aksatılmadan köy sakinleri tarafından başarılı bir şekilde sürdürülmektedir. KÜPLÜ KURBANI. Kesin bir tarihi olmaksızın, genellikle hasat zamanında her yıl gerçekleştirilen bu gelenek, çok uzun yıllar öncesinden gelmekte ve bir efsaneye dayanmaktadır.

    Kozlardere köyünün eteklerine kurulduğu dağların üzerinde, yaklaşık köyden 4-5 kilometre uzaklıkta düz bir alan vardır. Burası Küplü’dür. Bugünkü köy halkının ataları yıllar önce burada yaşarmış. Daha sonraları göç edip bugünkü köyün olduğu yere yerleşmişler.

    Bir efsaneye göre, yıllar önce Küplü’de "kıran" adı verilen salgın bir hastalık baş gösterir. Salgından bir çok genç ve yaşlı yaşamını yitirir. Küplü sakinleri çaresizdir. Ellerinden hiç bir şey gelmez. Hastalığa yakalananların ölümü beklemekten başka çareleri yoktur. Genç delikanlıların, kızların, çiçeği burnunda gelinlerin kaybı acı üstüne acı eklemektedir.

    Bir gün bir ihtiyar çıkagelir köye. Toplumsal özelliklerimize has bir şekilde ağırlanır. Yemek yenip camide namaz kılındıktan sonra köy odasında sohbete oturulur. Laf lafı açar ve köylünün derdi "ak sakallı dede"ye anlatılır. Dede köy halkına, kurban kesmelerini, kurban etini köy halkına ve etraftan gelecek olanlara sunmalarını; ayrıca bir sahan etli pilavın da bir köşeye bırakılmasını söyler. Sohbet biter ve dede alır yolunu gider.

    Çaresizlikten kıvranan insanlar bunu yapmağa hazırdır zaten. Hemen bir dana kurban edilir. Pişirilen etli pilav- okunan mevlit ve dualardan sonra katılanlara sunulur. Bir sahan pilav da bir köşeye bırakılır. Sanki herşey o dananın kanındaymış. Akan kan gibi "kıran" da gitmiş ve köy salgından kurtulmuş.

    Olaya çok sevinen Küplülüler "ak sakallı dede"yi her ne kadar aramışlarsa da bulamamışlar. Fakat bu geleneği de hiç aksatmadan sürdürmüşler.

    Yine bir yıl, kesilecek kurban getirilip ağıla kapatılmış. Hazırlıklar tamamlanıp misafirler çağrılmış. Kurbanın kesileceği gün, bir de bakmışlar ki, kurban yerinde yok. Bir telaş almış Küplüleri. Dağa taşa, her yere dağılıp aramaya başlamışlar. Bulamayıp geri dönmüşler ve başka bir danayı kurban etmeye karar vermişler. Fakat sabahın ilk ışıklarıyla beraber, kendilerine "kurban" öneren "Dede"nin danayı kaybolduğu ağıla bırakıp hemen gözden gittiğine tanık olanlar olmuş. O gün bu gündür "Dede"nin Tanrısal bir güç olduğuna inanılır ve bundan dolayı bu geleneğe "Dede Kurbanı" diyenler de vardır. Köyü hastalıktan kurtaran bu tanrısal gücün köyün koruyucusu olduğuna da inanılır.

    Yunanistan’da yaşanan iç savaş yıllarında, bu köye çeteler tarafından zarar verilmesini "Dede"nin önlediğine inanılır.

    Yine bu savaş yıllarında bir komşu köyü tepeden tırnağa soyan çeteciler, Küplü köyünden geçmektedirler. Fakat her zaman kötülüğün karşısında olan "Dede" çeteciler köye ayak bastığı anda onları cezalandırır. Her yer ateşler içinde kalır. Çeteciler çalıntı malları olduğu gibi bırakıp kaçarlar. Daha sonra bunlar, köylüler tarafından gerçek sahiplerine verilir.

    Kozlardere köyünde yaşamın bir parçası haline gelen, eski yerleşim yerleri olan Küplü’den getirdikleri bu gelenek hiç aksamaz. Aksadığı anda "Dede"nin köyü cezalandıracağına inanılır. Nitekim yakın geçmişte, çalı çırpı ile çevrili mezarlığın çevresinin duvarla sarılması kararlaştırılır. Ekonomik durumları pek iyi olmasa da halk, elinden geldiğince yardımda bulunur ve elbirliğiyle duvarlar örülür. Bu yıl duvarları ördük, ekonomik durumumuz kötü, bir de kurbana masraf etmeyelim, kurban işini gelecek yıla bırakalım, diye bir görüş benimsenir köyde. Benimsenir ama, gel gör ki "Dede"bunu asla kabul etmez. Ceza gerçekten ağırdır. Birkaç haftaya sığan tam yedi ölüm. Köyde bir telaş. Herşey bir yana bırakılıp cepler son haddine kadar zorlanarak kurban gerçekleştirilir ve köy "Dede"nin cezasından kurtulur.

    İşte, Küplü veya Dede kurbanı diye adlandırılan ve her yıl aksatılmadan sürdürülen geleneğin dayandığı efsane budur.

    ©2017 Burasi Batı Trakya. Tüm Hakları Saklıdır.

    Please publish modules in offcanvas position.