Paralel raporunda ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun din özgürlüğü alanında yaşadığı sorunları aktardı.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı’nın 30 Mayıs 2018 tarihinde açıkladığı Yunanistan 2017 Uluslararası Din Özgürlüğü Raporu’na yönelik paralel bir rapor hazırladı. ABD’nin yetkili makamlarına ilettiği paralel raporunda ABTTF, 1913 Atina Antlaşması ve 1923 Lozan Antlaşması uyarınca dini özerkliğe sahip Batı Trakya Türk toplumunun din özgürlüğü alanında yaşadığı sorunları ayrıntılarıyla dile getirdi.
Paralel raporunda ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun kendi dini liderleri olan müftüleri seçme hakkının Yunanistan tarafından elinden alındığını belirterek Yunan hükümetinin 1991 yılından beri müftüleri tayin ettiğini, buna karşı çıkan Batı Trakya Türklerinin kendi müftülerini seçtiğini ancak seçilmiş müftülerin Yunan hükümeti tarafından tanınmadığını kaydetti.
Son dönemde Gümülcine Seçilmiş Müftüsü ve Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu (BTTADK) Başkanı İbrahim Şerif ile İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete’ye yönelik adli kovuşturmalar yolu ile baskı ve sindirme politikası uygulandığını not eden ABTTF, seçilmiş müftülerin “müftülük makamını gasp” gerekçesi ile pek çok kez ifade vermeye çağrıldıklarını not etti. Buna mukabil ABTTF, Şerif aleyhine açılmış devam eden bir dava bulunduğunu, Mete’nin ise 13 Kasım 2017’de 3 yıl ertelemeli 7 ay hapis cezasına çarptırıldığını kaydetti.
Batı Trakya Türk toplumunun tüm itirazlarına rağmen “240 İmam Yasası” olarak bilinen 4115/2013 sayı ve tarihli yasanın Yunan hükümetince ısrarla uygulanmaya devam ettiğinin altını çizen ABTTF, yasa uyarınca devlet okullarına giden Batı Trakya Türk toplumu mensubu çocuklara Yunanca dilinde İslam dinini öğretmek üzere tayinli müftülere bağlı din görevlilerinin yetiştirildiğini ve ders kitaplarının hazırlandığını, en son Ağustos 2017’de 120 İslam din öğreticisinin daha işe alınması için ilan verildiğini kaydetti.
Paralel raporunda ABTTF, 9 Ocak 2018 tarihinde Yunan Parlamentosu’nda oy çokluğuyla kabul edilen yasayla Batı Trakya Türk toplumu mensuplarına evlenme, boşanma ve miras konularında Yunan mahkemeleri ile müftüler arasında tercih yapma hakkı tanınarak müftülerin şer’i yetkilerinin sınırlandırıldığını da dile getirdi.
Batı Trakya Türk toplumuna ait vakıflara ilişkin olarak 2008 yılında çıkarılan yasanın vakıflarla ilgili sorunları çözmediğini belirten ABTTF, Yunan hükümetinin vakıfların idare heyetlerini atama yoluyla görevlendirmeye devam ettiğini not etti.
Paralel raporunda devam eden iki dilli azınlık anaokulları sorununa da atıfta bulunan ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun tüm taleplerine rağmen Yunan hükümetinin bölgede Türkçe ve Yunanca dillerinde eğitim verecek iki dilli azınlık anaokullarının açılmasına izin vermediğini, Batı Trakya Türk toplumuna mensup çocukların yalnızca Yunanca dilinde eğitim verilen devlet anaokullarına gitmeye mecbur bırakıldığını kaydetti. Buna ilaveten ABTTF, Yunan hükümetinin Batın Trakya’daki altı devlet ilkokulunda tercümanlı anaokulu eğitimini içeren pilot uygulamayı hayata geçirdiğini not ederek Mayıs 2018’de Bulatköy (Asamatos) ve Salıncak (Hamilo) köyünde iki yeni devlet anaokulunun açılacağının ilan edildiğini ifade etti.
Yunan hükümetini Batı Trakya Türk toplumunun kendi dini liderleri olan müftüleri seçme hakkına saygı göstermeye ve “240 İmam Yasası” olarak bilinen 4115/2013 sayı ve tarihli yasayı yürürlükten kaldırmaya çağıran ABTTF, Yunan makamlarından seçilmiş müftüleri baskı altında tutmaya ve sindirmeye yönelik uygulamalarına son vermesini talep etti.